BM Özel Raportörü Betancur, İsrail’in Gazze’ye Yönelik Saldırılarını Değerlendirdi
BM Özel Raportörü olan Betancur, İsrail’in Gazze’ye saldırılarında yerinden edilen kişilere ilişkin açıklama yaptı. Betancur, İsrail’in Gazze’nin kuzeyinin tahliye edilmesi talimatına ilişkin bölgedeki sivillerin güvenliğine ilişkin “verdiği sözden caydığını” kaydetti. Ayrıca, İsrail’in Gazze’deki işgal altındaki bölgelerde “tahliye talimatları, sivillere ve sivil altyapılara yönelik sistematik saldırıları” ile Gazze’deki nüfus yapısını “kalıcı olarak değiştirmeyi hedeflediği” konusunda uyardı.
Gazze’nin Kuzeyinde Yerinden Edilen Kişiler Tekrar Zorla Yerinden Edildi
Gazze’nin kuzeyinde yer alan kişilerin, güneydekilerle “tekrar zorla yerinden edildiğini” vurgulayan Betancur, “Gazze halkının yarın gidebileceği neresi kaldı?” dedi. İsrail’in Gazze’nin konut ve sivil altyapılarını yerle bir etmesinin, yerinden edilen Gazzelilerin evlerine dönmelerine ilişkin olanakları engellediğini ve İsrail’in Filistinlileri topluca zorla yerinden ettiği tarihi tekrarladığını ifade etti.
İsrail’in Eylemleri Savaş Suçu Olabilir
BM Özel Raportörü Betancur, İsrail’in eylemlerinin “toplu cezalandırma ve zorla yerinden etme gibi savaş suçu” olabileceğine ilişkin endişelerini yineledi. İsrail’e, sivillere saldırılarını derhal sonlandırması, Gazze’nin nüfus yapısını topluca zorla yerinden etme yöntemiyle değiştirmeye yönelik harekatını sonlandırması, kalıcı ateşkesi yürürlüğe koyması, insani yardımın kısıtlanmadan geçişine izin vermesi ve kalan esirlerin güvenli şekilde serbest bırakılması için diyaloğa öncelik vermesi çağrısında bulundu.
Yaklaşık Yüzde 85’i Yerinden Edildi
Gazze nüfusunun yaklaşık yüzde 85’inin, 7 Ekim’deki saldırılardan bu yana ülke içinde yerinden edildiğine dikkat çeken Betancur, bu kişilerin, gıda, su, elektrik, sağlık hizmetleri, temizlik ve barınma gibi ihtiyaçlara erişiminin zor olduğu, bulaşıcı hastalıkların artış gösterdiği aşırı kalabalık yerlerde yaşadığını aktardı.
Uluslararası Toplumun Dikkatine
Betancur, İsrail’in “tahliye talimatı verdiği bölgelerdeki ve sözde güvenli alanlardaki sivillerin, ayrım gözetmeyen saldırıların hedefi olduğunu” belirtti. Ayrıca, İsrail’in bölgedeki ihtiyaçları kesmesinin sivilleri korkunç durumlarda bıraktığını vurgulayan Betancur, uluslararası toplum ile İsrail’in ortaklarına, uluslararası insancıl hukuk ve uluslararası insan hakları hukukunun “alenen göz ardı edildiğinin” farkına varmaları çağrısında bulundu. Kerem Şalom Sınır Kapısı’ndan insani yardımların geçişinin önemine de vurgu yaptı.
